Rusya basınında geçen hafta: ‘Rusya hububat anlaşmasıyla ilgilenmiyor’

Haftanın seçkisinde Rusya Tarım Bakanı D. Patruşev’in hububat anlaşmasının yeniden canlandırılmasıyla ilgili olumsuz sözleri dikkat çekecektir. İzvestiya’nın Rusya’nın ihracat rakamlarıyla ilgili ayrıntılı değerlendirmesi ise tarımı da doğrudan ilgilendiriyor. 2023 ihracat rakamlarında önemli düşüş var, bununla birlikte ihracatın yapısında da değişiklikler gözleniyor. Bu, daha önce birkaç defa işaret ettiğim gibi, Rusya’nın uluslararası ticarette benzin istasyonu rolünün zayıflaması yönünde bilinçli bir çabaya yorulmalı. Argumentı i faktı, Rusya’nın doğalgaz ihracatı üzerinde duruyor. Vzglyad ise NATO’nun yeni genel sekreteri olarak Hollanda Başbakanı Mark Rutte’nin adının pişirilmekte olduğunu yazıyor.

‘Rusya hububat anlaşmasıyla ilgilenmiyor’

Rusya Tarım Bakanı Dmitriy Patruşev, Rusya’nın hububat anlaşmasıyla ilgilenmediğini açıkladı. Patruşev TASS’a yaptığı açıklamada Rusya’nın hububat ihracı için kendi yollarına sahip olduğunu da vurguladı. Patruşev, Rusya Devlet Başkanı Putin’in Federal Meclis karşısında konuşmasından önce Birinci Kanal’a şöyle dedi:

“Bu hububat anlaşması çok ilgimizi çekmiyor, hububatımızın ihracı için kendi imkanlarımız mevcut, bu da hiçbir şekilde hububat anlaşmasına bağlı değil. Bu büyük oranda siyasi bir mesele; biz teknik uygulayıcıyız.”

Bakan ayrıca, Rusya’ya karşı yükümlülüklerin yerine getirilip getirilmediği sorusuna cevap olarak da şu ifadeleri kullandı: “Hayır hiçbir şey, sıfır. Girişimler oldu ama gerçek anlamda hiçbir şey meydana gelmedi.”

2022 temmuzunda Ukrayna hububatını taşıyan gemiler için bir koridor açılması mutabakatına dayanan hububat anlaşması 18 Temmuz 2023’te sona erdi. Rusya Türkiye’yi, Ukrayna’yı ve BM’yi hububat anlaşmasına karşı itirazları hususunda bilgilendirdi.

Putin daha önce, BM’nin çabasına rağmen anlaşmanın Rusya’yla ilgili hükümlerinin yerine getirilmediğini, çünkü Batılı ülkelerin sözlerini tutma niyeti olmadığını söylemişti. Rusya lideri birçok defa, Batının Ukrayna hububatının büyük bölümünü kendi ülkelerine taşıdığını, anlaşmanın başlıca hedefi olan Afrika ülkeleri gibi muhtaç ülkelere sevkiyatın ise hayata geçmediğini belirtmişti. (TASS, 29 Şubat 2024)

‘Doğalgaz üretiminde artış’

Rusya Hükümeti Maliye Üniversitesi uzmanı İgor Yuşkov, Rusya’nın doğalgaz üretiminde yaptırımlar öncesi seviyeye dönülmüş olmasını Avrupa’da bu yıl kışın daha soğuk geçmesiyle açıkladı. 2024 ocak ayı itibariyle üretim geçen yılın aynı döneminden yüksek; bu da 2023’te kışın anormal sıcak geçmesinden kaynaklandı. …

Yuşkov, iç pazarda doğalgaz tüketiminden başka dost ülkelere sevkiyatın da arttığını vurguladı. Rusya’da tüketici talebinin artmış olmasını gene iklimdeki değişikliklere bağladı ve kışın bu yıl daha soğuk geçtiğini hatırlattı.

Yuşkov şöyle dedi:

“Bu nedenle gaz üretimi iç talebi karşılamak için artırıldı. Özbekistan’a da sevkiyata başlandı. Bu, 2023 ocak ayında yoktu; böylece bu yıl ihracat azami miktarlara ulaştı. Yani ihtiyaç sözleşme sınırlarını aştı. Bu da Özbekistan’ın soğuktan donmaması için yapıldı.”

Yuşkov, Çin’e doğalgaz ihracatının da artmakta olduğunu vurguladı. Buna göre Gazprom’un 2024’te Sibirya’nın Gücü boru hattından şimdiye kadarki rekor miktarda, 38 milyar metreküp gaz basması bekleniyor.

AB’ye gaz ihracatının kesilmesinin ardından Rusya başka pazarlara yönelmişti. Moskova buna paralel olarak AB’ye basılan gaz miktarının korunmakla kalmayıp artırılması için de girişimlerde bulundu ve Türkiye’de bir hub kurulmasını önerdi. Proje halen tartışılıyor, ama Türkiye’deki deprem yüzünden başlatılması ertelendi.

Avrupa’ya gaz sevkiyatı azaldı ama kesilmedi. Rusya’nın Balkan ülkeleri, Avusturya, Çekya ve Slovakya pazarlarına satışı devam ediyor. Avusturya’dan görece az miktarda olmakla birlikte Almanya, İtalya ve Fransa’ya da sevkiyat var.

Avrupa’da doğalgaz fiyatları geçen hafta düştü. Londra borsası ICE rakamlarına göre 23 Şubat itibariyle doğalgazın metrekübü 250 doların altındaydı. Fiyat düşmesinin nedeni AB depolarında doluluk oranı ve bölgede havaların ısınacağı beklentisi. (E. Sugarova / Angumentı i faktı, 29 Şubat)

‘Yeni NATO genel sekreteri kim olacak?’

ABD Başkanı Biden, NATO genel sekreterliği için Hollanda Başbakanı Mark Rutte’nin adaylığını destekliyor.. … Şu anda NATO ülkelerinin üçte ikisinin Mark Rutte’nin adaylığını desteklemeye hazır olduğu da belirtiliyor. Politico’ya göre Rutte genel sekreter olursa birçok zorlukla karşı karşıya gelecek. Bunların en başında da Rusya ile çarpışma yoluna devam edilmesi geliyor.

Politico ayrıca yeni genel sekreterin de üye devletlerin savunma harcamaları meselesini bir şekilde çözmek zorunda kalacağını da belirtiyor. Bu yıl 31 üye ülkeden sadece 18’i GSYH’nın yüzde 2’sini savunmaya harcadı. Oysa bu NATO yönetimi tarafından daha 2014’te gündeme getirilmişti.

Öte yandan Trump’ın Beyaz Saray’a dönmesi halinde Rutte’nin “cumhuriyetçiler arasındaki NATO’ya ve kolektif güvenlik sistemine yönelik kuşkuların üstesinden gelmesi” de gerekecek.

Stoltenberg’in olası halefi olarak Britanya Savunma Bakanı Ben Wallace da ciddi bir şekilde düşünülüyordu. Ama ABD ve Fransa Wallace’tan hoşnut değildi. Washington Wallace’in radikal bir Ukrayna taraftarı olduğunu düşünüyordu; Paris ise AB’den bir siyasetçinin atanmasında ısrarcıydı. Olası adaylar arasında Letonya Dışişleri Bakanı Krišjānis Kariņš’in da adı geçiyordu. Ama Alman siyasetbilimci Alexander Rahr, Letonyalı siyasetçinin seçilme şansının düşük olduğunu söylemişti. Rahr’a göre Estonya Başbakanı Kaja Kallas’ın şansı daha yüksek, çünkü Batıda bir “feminist diplomasisi” uygulanıyor. Alında Kallas daha geçen yıl NATO genel sekreteri olmak istediğini söylemişti; ama Rusya İçişleri’nin Kallas hakkında arama kararı çıkarması meseleyi karıştırdı.

St. Petersburg Devlet Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Fakültesi Avrupa Araştırmaları Kürsüsü profesörü Stanislav Tkaçeko şu yorumu yapıyor:

“Washington için, Amsterdam’ın Rutte yönetiminde ABD’ye yüksek bir sadakat göstermesi önemli. Rutte Rusya karşıtı yaptırımları destekliyor, Ukrayna için faal bir şekilde para ve silah gönderiyor, keza NATO bütçesini de tamamlıyor. Ayrıca Hollanda limanlarından Amerikan askeri araçları lojistiği de gerçekleştiriliyor.” …

Tkaçenko sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Amerikalıların bir adayı desteklemesi hiç kuşkusuz o kişinin NATO genel sekreteri olacağını gösteriyor. Esasen bu göreve atamaları yapan da ABD. Tarihte, Avrupalıların bu görev için tek bir kişinin adında mutabık kaldıkları halde neticede her şeye rağmen Washington’un adamının kazandığı örnekler yaşandı.” …

Rahr ise görüşlerini şöyle özetliyor:

“Bence Rutte, Rusya için de en uygun aday. Onun yönetiminde uzak bir gelecekte bile olsa NATO ve Moskova arasındaki diyaloğun yeniden canlandırılması ihtimali Kallas yönetiminde olabileceğinden daha yüksek.” (İ. Abramov, Y. Pozdnyakov / Vzglyad, 24 Şubat)

‘Değişen ihracat yapısı ve iki senaryo’

Rusya’nın ihracat hacmi Merkez Bankası tahmininin gerisinde kaldı. İhracatın büyük kısmı fiyat düşmelerinden etkilendi, fiziksel göstergeler de azaldı. MB ülkenin kalkınması için olası senaryoları da sundu. Bunlardan ilkine göre problem, dünya lojistik değişikliklerine adapte oldukça kendiliğinden çözülecek. İkinci tahmin ise Rusya’nın ihracatın bir bölümünü iç pazara yönlendirerek bu pazara yatırım yapmasını öngörüyor. …

2023 son çeyreğinde Rusya’nın ihracatı Merkez Bankası’nın ekim ayı tahmininin gerisinde kaldı. … MB verilerine göre 2023’te ihracat hammadde mallarında dünya fiyatlarının düşmesi yüzünden azaldı. İhracatın parasal hacmi 2019 seviyesinde, fiziksel hacmi ise 2021’den biraz daha az. Bunun nedeni dış ticaret sınırlamaları. …

İkinci senaryo ihracat mamulleri hacminin bir bölümünün iç pazara yönlendirilmesini öngörüyor. Bu tedbir deflasyona katkıda bulunabilir. MB, iç tüketime yönelik oryantasyonun ekonominin dönüşümünde karakteristik olduğunu vurguluyor.

Bugün Rusya’nın ihracat yapısının değişmekte olması da önemli. Bunda giderek daha büyük bir rolü tarım ürünleri oynuyor. İzvestiya’nın görüştüğü bir uzmana göre:

“İkinci senaryonun rasyonel çekirdeğini oluşturan şey, Rusya’nın tarım ihracatının rekabet yeterliliğinin Avrupa ülkelerinin değişen tarım siyaseti karşısında büyümek için her tür şansa sahip olması.” Aynı uzman, Almanya’da bütçe problemleri yüzünden tarım sübvansiyonlarının kısılmakta olduğunu da belirtiyor. …

Yelena Jiryayeva ise bunların yanısıra tarımsal üretimin hümaniter nitelik de taşıdığını hatırlatıyor, dolayısıyla bunlar daha az lojistik problemiyle karşılaşıyor. …

Federal Gümrük İdaresi verilerine göre Rusya’nın ihracatı 2023’te yüzde 28,3 azalarak 425,1 milyar dolar oldu. Dış ticaret fazlası ise 2,4 kat azalarak 140 milyar dolara düştü. Rusya’nın ihracat yapısında yakıt ve enerji kompleksi dahil mineral ürünlerin payındaki azalma da son derece hissedilir. Bu yüzde 4,9 azalarak 260,1 milyar dolar şeklinde gerçekleşti (toplam hacmin yüzde 61,2’si). Metal ve metal ürünleri ihracatı ise yüzde 2,2 artışla 60 milyar dolar (toplam ihracatın yüzde 14,1’i). Tarım ürünleri ihracatında ise belirgin bir artış var. Bunların ihracattaki payı yüzde 3,1 artışla 43,1 milyar dolara yükseldi (bütün ihracatın yüzde 10,1’i). … (V. Averyanova / İzvestiya, 1 Mart)